En Derin Saygılarımla…
Salih Sandal
7 Haz, 2024
En Derin Saygılarımla…
Salih Sandal
7 Haz, 2024

Kütüphanelerde, dostlarımızın kitaplıklarında ya da sahaflarda gezinirken bazan kitapların iç kapaklarına yazılmış birtakım notlarla karşılaşırız. Bu notlar, eğer önemli bir ismi yahut değerli bir bilgiyi ihtiva ediyorsa, içimizde derin bir heyecan ve merak uyandırır. Hele bir de Osmanlı Türkçesiyle yazılmışsa bir bulmacayı çözer gibi okumaya çalışır, ister istemez eski yazının zarafetine teslim oluruz. Kitaplardaki imza ve notlar, o kitabın sadece bir nesne olmadığını, bilakis bir hikâyenin ve bir devrin canlı birer parçası olduğunu hatırlatır bize. Yazarın kendi el yazısıyla atılmış imzası, o eseri rafların arasından çekip alır, ona önemli bir hüviyet kazandırır. Bu sebeple her bir satırı, her bir kelimeyi titizlikle okumak gerekir.

İmzalı kitapları okumasını bildiğinizde ilim, edebiyat ve kültür dünyasının derinliklerine nüfuz edebilirsiniz. Araştırmacılar için önemli bir kaynak teşkil eden bu kitaplar, yazarın kişisel ve profesyonel hayatının, dostluklarının belgeleri olarak değerlendirilirler. “İmzalı kitapları okumasını bilmek ne demektir?” diye sorabilirsiniz. Yıllardır kütüphane çalışanı olarak, bu kitapların yazarın bir diğer yazar, ilim insanı veya okuyucuyla münasebetini ortaya koyduğunu söyleyebilirim. Böyle bir okuma, bize farklı bakış açıları kazandırabilir, araştırmalarımızı destekleyebilir ve yönlendirebilir, yeter ki imzalı kitapları okumasını bilelim.

Sizlere ilk olarak; tamamını okuduğu 30.000’e yaklaşan kitap koleksiyonunu -bazı kitapları iki defa okuduğunu kendisinden bizzat işitmiştim- Türkiye Diyanet Vakfı İSAM Kütüphanesi’ne bağışlayan emekli denizci merhum Yavuz Argıt’a (1934-2009) yine aynı kütüphanenin “İlmî Danışmanı” Prof. Dr. İsmail E. Erünsal tarafından imzalanan Osmanlı Vakıf Kütüphaneleri kitabından bahsetmek isterim: “Yavuz Bey dostumuza sevgiyle. 25.10.2008. İsmail E. Erünsal.” Yavuz Argıt okumayı çok seven bir kitap ve kütüphane dostuydu. Bütün vaktini kitap okumaya hasretmişti. Kitap okumak için vakti vardı, fakat yemeklerini ısıtmak için vakti yoktu. Okumaya ara vermez yemeklerini soğuk yemeği tercih ederdi.

Daha “doktor” unvanıyla imzaladığı Aşkî ve Divanından Örnekler’inde olduğu gibi: “O. (Orhan) Şaik Bey’e, yolunuzda yürümekle iftihar ediyorum” diyen Türk edebiyatı profesörü İskender Pala, içinde yetiştiği toplumun değerlerini kendine şiar edinmiş gerçek bir edip, bir romancı olarak temayüz etmiştir. Ait olduğunuz toplumun değerlerini baş tacı etmişseniz, içinde yaşadığınız toplum da sizi baş tacı eder. Öyle değil mi? Bu soruya verilecek cevap tereddütsüz, “Evet”tir.

Kitaplarını TDV İSAM Kütüphanesi’ne bağışlayan “Bu Vatan Kimin?” şiirinin yazarı Orhan Şaik Gökyay’a Konya Valisi Kemal Katıtaş’ın imzaladığı kitabın iç kapağı: “Sayın Orhan (Şaik) Gökyay beyefendiye en derin saygılarımla. 7.11.1985 Kemal Katıtaş Konya Valisi.”

Bakar mısınız yukarıdaki ifadeye; Vali Bey, “en derin saygılarımla” diye bitiriyor cümlesini, bu ne güzel bir devlet terbiyesidir. Vali Bey’in edebiyata, edebiyatçıya hürmetine hürmet etmemek mümkün mü?

Bazan satın aldığınız kitabın iç kapağına adınızı kaydedersiniz. Size ait olduğu belli olsun diye. Kitaplarını TDV İSAM Kütüphanesi’ne bağışlayan Profesör Stanford Shaw’ın Osmanlı tarihi profesörü eşi Ayşe Ezel Kural-Shaw’ın yaptığı gibi: “Ezel Kural Shaw, Bilkent Üniversitesi, Bilkent, Ankara.”

Bazan gerçekten de bir edebiyat üstadı olan dostunuza “Aziz Üstadım” diye imzalarsınız kitabınızı saygıyla, tevazuyla. Mevlânâ’nın Mesnevi’sini Türkçe’ye çeviren Feyzi Halıcı’nın Orhan Şaik Gökyay’a saygısını ifade biçimi dikkatimizden kaçmıyor: “Aziz Üstadım Orhan Şaik Gökyay’a saygılarımla. F. (Feyzi) Halıcı. 8.5.1984.”

İmzalı kitaplar dostlukların, arkadaşlıkların devamını dilemeye de vasıta olarak kullanılmaktadır. Merhum Prof. Dr. Abdülkadir Karahan’ın imzaladığı yine kitap koleksiyonu TDV İSAM Kütüphanesi’ne ailesi tarafından bağışlanan Türk dili ve edebiyatı doktoru eski milletvekili ve senatör merhum Kasım Küfrevî için de samimi dilekleri ihtiva eder: “Sevgili Kardeşim Dr. Kasım Küfrevî’ye devamlı dostluk hisleriyle. Dr. A. (Abdülkadir) Karahan.”

Bazı vakitler kitaba imza atmak daha da güçleşir ne yazacağınızı bilemezsiniz. Şayet dostunuz bir edebiyat üstadı ise elleriniz kaleme zor gider. Atamazsınız imzanızı, birkaç kelime de olsa dökemezsiniz aklınızdan geçenleri satırlara.

“Orhan Şaik gibi, dost da olsa bir has edebiyat âlimine ve has şaire bu kitabı imzalamak zor. Zor ama işte bugün imzalıyorum. Reşad Ekrem Koçu.” Reşad Ekrem Koçu’yu tanımayanımız yoktur. Tarihçi, şair ve edebiyatçı olan yazarın hayatı İstanbul’da basın ve gazetecilik dünyasının kalbinin attığı yer olan Cağaloğlu semtinde geçmiştir. Evi de aynı semtte olan yazarın en tanınmış eseri hiç kuşkusuz İstanbul Ansiklopedisi’dir.

Yazarlar kitaplarını, imzaladıkları kişinin unvanını yazabilirler ama genellikle kendi unvanlarını yazmazlar. Fakat örneğimizde “Prof. Dr.” ve “Doç. Dr.” unvanları dikkat çekmektedir: “Değerli meslektaşım Doç. Dr. M. Zeki Aydın beye başarı dileklerimle. 20.02.2002 Prof. Dr. H. (Hüsameddin) Erdem.”

İSAM Kütüphanesi’nde uzun yıllar hep aynı çalışma masasını kullanmış olan merhum Mehmed Niyazi Özdemir ise Yavuz Argıt’a imzaladığı kitabında şöyle demektedir: “Değerli kardeşim Yavuz Argıt’a saygılarımla. İki cihanda da mutluluklar dilerim. 27.12.2006 Mehmed Niyazi.”

Yine TDV İSAM Kütüphanesi’nde kitaplarını telif eden daha çok Osmanlı tarihinden seçtiği konularla alakalı romanlar ve hikâyeler yazan Can Alpgüvenç, Yavuz Argıt’a: “Gerçek bir kitap dostu Yavuz Argıt Beyefendi’ye Hz. Davud (a.s.)’dan şefaat dileklerimle. Can Alpgüvenç 14.12.2006” şeklinde demek istediğini karşı tarafın da bildiği ona has duasıyla imzalamıştır kitabını. Kitap hem imzalı hem de ithaflıdır. Can Alpgüvenç kitabını rahmetli annesine ithaf etmiştir.

Kitaplarını TDV İSAM Kütüphanesi’ne bağışlayan Türk İslam felsefesi profesörü Prof. Dr. Nihat Keklik kitabını Dr. Kasım Küfrevî’ye imzalamıştır. Lütfen dikkat ediniz, kitap Dr. Kasım Küfrevî koleksiyonunda bulunmaktadır: “Sayın Dr. Kasım Küfrevi beyefendiye hürmetlerimle. 5 Mart 1969 İstanbul” Nihat Keklik.

Yazar, televizyon programcısı ve kütüphanemizin önemli bağışçılarından Murat Bardakçı’ya Prof. Dr. İskender Pala’dan imzalı bir kitap elimizdedir şimdi de: “Dostum Murat Bardakçı için Anadolu’da aşkın Od’unu tutuşturan Bizim Yunus’un anısına. 10.10.2011 İskender Pala.” “Bizim Yunus” ifadesi kalpten kalbe giden yolun ne kadar da kısa olduğunu, asırlar öncesi yaşamış bir şahsiyetle kurulan dostluğu ve samimiyeti hissettirmiyor mu sizlere de?

İmzalı kitaplar kütüphanelerin en nadide eserlerindendir. Karşınıza çıktıklarında onlara iyi bakınız lütfen, “imzalı kitaplar”ın size söyleyeceği pek çok şey olabilir.

İSAM Kütüphanesi’nde 26.02.2024 tarihi itibariyle 7119 imzalı kitap bulunmaktadır. Siz de imzalı bir kitabınızın İSAM Kütüphanesi’nde yer almasını isterseniz, araştırma kütüphanesi olan İSAM Kütüphanesi koleksiyonuna uygun –ister yazarı siz olun isterse bir kitapçıdan satın almış olun– ­ fakat iç kapağına “İSAM Kütüphanesi’ne imzalı” diye yazarak bağışlayabilirsiniz.

İSAM Bülteni‘ne

Abone Ol!

İSAM Bülteni‘ne

Abone Ol!