TDV İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM), kuruluşunun ilk yıllarında İslam paradigmasına uygun bir ansiklopedi yayımlama idealini taşıyan bir hayalle yola çıkmışken, zamanla çok boyutlu bir araştırma kurumuna dönüşmüştür. Bugün hem klasik hem de modern dönemlere dair araştırma projeleri, akademisyen eğitimleri, akademik araştırmalar için sunduğu veri tabanları ve kurucu metinlerin tahkik ve tenkitli neşirleriyle geniş bir hizmet yelpazesi sunmaktadır.
İSAM, dijital çağın faydamıza sunduğu yeni araçları etkin bir şekilde kullanarak titizlikle ürettiği bilginin hem akademik dünyada hem de genel okuyucu kitlelerinde tanınmasını ve yayılmasını sağlamaya özel önem atfetmektedir. Bununla birlikte sadece temel İslamî bilimlerde değil, disiplinler arası araştırmalarda da öncü bir rol üstlenmekte ve böylelikle entelektüel bir ekosistem yaratmaktadır. Bugüne kadar oluşturduğu bu ekosistem hem araştırmacıların hem de paydaşlarının gönülden takdirini kazanmıştır. Bu başarıya katkı sağlayan tüm taraflara içten gelen bir minnet borcumuz vardır.
Geleceğin İnşası ve Sorumluluklarımız
Çağımızda hedef kitle beğenisinin belirleyici rolü, elde edilen başarıların sürdürülebilirliğini sağlamayı hayli zorlaştırmaktadır. Bu bağlamda, kurumumuzun gelecekte karşılaşacağı zorlu süreçleri öngörmek ve hazırlıklı olmak hayatî bir önem arz etmektedir. “Hazıra dağlar dayanmaz” atasözü, mevcut başarıların kalıcı olabilmesi için kar topu gibi büyümek gerektiğini ifade eder. Bu nedenle, kurumumuzun geleceğe hazırlanması, mevcut yönetici kadronun önünde kritik bir sorumluluk olarak durmaktadır. Kanaatimce İSAM’ın başarılı bir araştırma merkezi olarak gelecekte etkinliğini sürdürebilmesi, öncelikle zihniyet ve akademik koşullarını yeni durumlarla uyumlu hale getirmesiyle doğru orantılıdır. Lojistik hazırlık ve bürokratik koşullar da önemlidir ama bunlar ikinci planda kalır.
Küresel Ölçekte Bilimsel İş Birliğinin Önemi
Uluslararası bilim çevreleriyle etkin bir şekilde bütünleşmek, geniş koalisyonlar kurmak ve en önemlisi de zihniyet olarak buna açık olmak, bir araştırma merkezinin uluslararası saygınlık kazanması için elzemdir. Başarılı bir ansiklopedicilik faaliyeti, etkili yayıncılık, ilahiyat, beşerî ve sosyal bilim alanlarına paradigmatik katkılarda bulunacak akademisyenler yetiştirmek gibi önümüzde yığınla duran vazifeler listesinin üstesinden gelmek ancak kolektif bir çabayla mümkün olabilecektir. Bu sebeple İSAM’ın, Batı ve Doğu ayrımı gözetmeksizin küresel bilimsel merkezlerle iş birliğini çok daha fazla güçlendirmesi kaçınılmazdır. Bilimi tüm insanlığın ortak mülkü olarak kabul etmek gerektiği kanısındayım. Hz. Peygamber’in ifadesiyle, “ilim müslümanın yitiğidir” ve mekân ayrımı gözetilmeksizin her yerde ona ulaşmanın yolunu bulmak hem bireylerin hem de İSAM gibi kurumların vazifesi olmalıdır.
Yanlışa Karşı Çıkmak: Coğrafya Eksenli Toptan Redciliğin Üstesinden Gelmek
Farklı coğrafyalarda üretilmiş bilimsel bilgiler, çeşitli kültürel, politik veya toplumsal etkiler nedeniyle zaman zaman deformasyonlar veya yanlışlıklar içerebilir. Ancak, bu deformasyonları, o bilginin tamamını geçersiz kılmak için bir bahane olarak kullanmak doğru değildir. Başka bir deyişle, bilimsel bilgi üretiminde karşılaşılan bazı hatalar veya bozulmalar, tüm bilimsel çıktının ya da bilimin kendisinin hatalı olduğu anlamına gelmez. Evet, Batı biliminde Batı-merkezcilik, oryantalizm, emperyalizm, kolonyalizm ve ırkçılık gibi faktörler önemli deformasyonlara sebep olmuştur. Bu hususlar belki de en ağır eleştirileri hak etmektedir. Nitekim hem Doğulu hem de Batılı ilim adamları ve düşünürler, bilimsel deformasyonlara yönelik derinlemesine eleştiriler sunmuşlardır. Abdullah Laroui, Mustafa el-A’zamî ve Abdüllatif et-Tibâvî gibi Doğulu düşünürler, bunları eleştiren önemli çalışmalar yapmışlardır. Aynı şekilde Bryan S. Turner, Robert Irwin, Edward Said, Wael Hallaq, Clive Ponting ve Peter Frankopan gibi Batı havzasında yetişen akademisyenler de bu meselelerde yüksek derecede eleştirel analizler sunmuşlardır. Bu eleştiriler sayesinde Batı yüksek akademik tarihçiliğinde Avrupa merkezci perspektifle dünya tarihi yazmak hayli zorlaşmıştır. Clive Ponting’in World History: A New Perspective’i; Antropolog Eric. R. Wolf’un Europe and the People Without Border’ı; Peter Frankopan’ın The Silk Roads: A New history of the World adlı çalışmaları Avrupa merkezli tarih yazım geleneğini sarsan önemli çalışmalardan sadece birkaçıdır.
Bilimsel İş Birliğinin Gücü: İSAM’ın Uluslararası Faaliyetleri
Bilimsel araştırmalarda ilerlemek, Batı ve Doğu arasındaki karşıtlıkları aşarak, farklı kültürel ve coğrafi bağlamlardan gelen bilgileri doğru bir şekilde entegre etmek ve iş birliği yapmakla mümkün olur. Bu çerçevede, İSAM’ın farklı coğrafi ve kültürel bağlamlarda üretilmiş bilgileri bir araya getirmeyi ve dünya çapındaki yetkin bilim insanlarıyla iş birliği yapmayı hedeflemesi büyük önem taşır. Merkez olarak, uluslararası alanda ilgilendiğimiz disiplinlerdeki güncel tartışmaları izlemek ve “network”lerimizi genişletmek amacıyla stratejiler üzerinde çalışıyoruz. Hedefimiz, dünya genelinde yayımlanan yeni kitaplar, geliştirilen teoriler veya uygulamaya konulan yöntemler hakkında bilgi edinmek ve bunları çok kısa bir süre içinde merkezimize transfer etmektir. Böylece yeniliklerin İSAM aracılığıyla en hızlı ve etkili biçimde takip edildiği inancını sağlamlaştırmayı hedefliyoruz.
Bu doğrultuda, Orta Asya, Kuzey Afrika, Uzak Doğu, Orta Doğu, Kıta Avrupası ve Kuzey Amerika’daki bilimsel kuruluşlarla iş birliği anlaşmaları imzalıyor ve ortak projeler yürütüyoruz. Bunun ete kemiğe bürünmüş bir örneği, 4-7 Haziran 2024 tarihlerinde Özbekistan’ın Semerkand şehrinde İmam Buhari Uluslararası Bilimsel Araştırma Merkezi’nin ev sahipliğinde yapılmış olan IV. Geleneksel Hanefi Mezhebi Çalıştayı’dır. İSAM bu bilimsel etkinliği ev sahibi kuruluşun yanı sıra Universitat Münster ve The University of Texas ile ortaklaşa düzenlemiştir. Ayrıca, yakın dönemde merkezimizde gerçekleşen Taha Abdurrahman’ın “Özgün bir İslam felsefesini nasıl kurarız?” başlıklı konferansı da paydaş kurumlarla yapılan iş birliklerinin önemli bir örneği olmuştur. Bu tür akademik etkinlikler, İSAM’ın uluslararası alandaki referanslarını güçlendirdiği gibi bilgi alışverişini de hızlandırmaktadır.
Misafir Araştırmacılarımıza Kapılarımız Hep AÇIK
Öte yandan Misafir Araştırmacı Programı (İSAM-MAP), dünyanın dört bir yanından araştırmacılara kapılarını açarak, merkezimizin uluslararası iş birliği hedeflerine doğrudan hizmet eden önemli bir etkinlik olarak öne çıkmaktadır. Program çerçevesinde kabul edilen araştırmacılara, geniş bir çalışma alanı ve kapsamlı kütüphane koleksiyonlarına erişim imkânı sunulmakta; ayrıca, kampüs içinde temel donanımlara sahip tek kişilik odalarda konaklama olanağı sağlanmaktadır.
İSAM’ın Araştırma Kadrosunda Yenilik ve Geleceğe Hazırlık
İSAM’ın başarılı bir araştırma merkezi olmasının akademik koşullarına da kısaca göz atmak yerinde olacaktır. Şunu hemen belirtmek gerekir ki öteden beri Merkezimizin en önemli karakteristiği ülkemizin ilahiyat, beşerî ve sosyal bilim alanındaki akademik camianın sağlıklı bir temas noktasını oluşturmasıdır. İSAM farklılıkları yargılamayan atmosferiyle oluşturduğu hüsnü kabul kültürüyle ve zengin kütüphanesiyle çeşitli disiplinlere mensup araştırmacı ve hocaların sağlıklı temaslarına aracılık eden bir kapasiteye sahip başarılı bir örnek olarak durmaktadır. İSAM’ın bel kemiğini oluşturan araştırmacı kadrolarımızı da evrensel planda iddialı olabilecek bir araştırma merkezinin gerektirdiği kültür, düşünce, formasyon ve zihniyet çeşitliliğine kavuşturmak istiyoruz. Geleceğe hazırlık bağlamında attığımız önemli adımlardan biri araştırmacı asistanlığı kadrolarımızı güçlendirmek oldu. 15 farklı alandan Merkezimize araştırmacı asistanı olarak başvuruda bulunan 51 adayın içinde yapılan bilim sınavı ve mülâkatlar sonucu 12’si asil 8’i yedek olmak üzere 20 aday başarılı bulunmuştur.
Geleceğin Uzmanları: Asistanlar ve İhtisas Alanları
Bünyemize dahil ettiğimiz asistanlar şu alanlarda ihtisaslaşacaklardır:
İSAM’ın entelektüel muhitinde, özel olarak hazırlanan oryantasyon programları ve danışmanlık hizmetlerinin yanı sıra Doğu ve Batı ülkelerinde görecekleri eğitimlerle geleceğin söz sahibi uzmanları yetişmiş olacaktır. İSAM ilan edilen ve doldurulamayan Çağdaş Kur’an Çalışmaları, Çağdaş İslam Mezhepleri ile Rusya ve Balkanlar’da İslam ve Müslüman Topluluklar alanlarının yansıra ilan edeceği yeni alanlarda yeni araştırmacı asistanları alımına devam edecektir. Önümüzdeki süreçte Merkezimiz 30’a yakın uzman yetiştirmeyi hedeflemektedir.
İlahiyat Öğretiminde Yenilikçi Yaklaşımlar
Kendi köklerimiz ve ilim geleneğimizle irtibatı koparmadan dinî düşünce üretme süreçlerinde karşılaştığımız tıkanıklıkları aşmak adına ilahiyat çalışmalarını güncel meselelere nasıl yönlendirebiliriz, sorusuna cevap aramak amacıyla Ekim ayında Ankara, Marmara, İstanbul ve 29 Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakülteleriyle müşterek bir sempozyum düzenliyoruz. Amacı, ilahiyat alanındaki eğitim, bilgi üretim ve öğretim süreçlerinde karşılaşılan sorunları ele almak ve çözümler üretmektir. Ayrıca, İslam medeniyetinin köklü mirasını ve değerlerini günümüz dünyasının ihtiyaçları ve sorunları ile uyumlu hale getirerek ilahiyat eğitimini daha etkili ve çağdaş bir yapıya kavuşturmanın fikrî altyapısının oluşmasına katkıda bulunmak istiyoruz. Şu ana kadar yurt içinden 47 akademisyen katılımlarını teyit etmişlerdir.
Bilgi Üretiminde Teknolojik Adımlar ve Dijital Dönüşüm
İSAM’ın yoğun biçimde devam eden bilgi üretme çalışmalarına paralel olarak üretilen bilginin güncel teknolojiler üzerinden güvenli biçimde araştırmacıların ve halkın kullanımına sunmak için yaptığı çalışmalar da paralel olarak sürdürülmektedir. Bu amaçla çok sayıda proje eş zamanlı olarak yürütülmekte, bir yandan sunucu, depolama ünitesi, kablolu, kablosuz ağ altyapıları güncellenirken öte taraftan uzun yıllar önce kurumda hazırlanmış ya da satın alınmış ama çeşitli nedenlerle güncellenmemiş yazılımlar tek tek gözden geçirilmekte ve yenilenmektedir.
Bu kapsamda yeni İSAM web sitesi Türkçe, Arapça ve İngilizce olarak yayına alınmış, Osmanlı Araştırmaları Dergisi için yeni bir web sitesi hazırlanmış, Tematik Ansiklopediler için madde üretim sürecini kontrol edecek yazılımın sipariş-telif modülleri hazırlanarak kullanıma alınmıştır. TDV İslâm Ansiklopedisi’nin yönetim sistemi de günün ihtiyaçlarını karşılamak üzere sürekli güncellenmektedir.
Veri Yönetimi ve Kütüphane Otomasyonu
İSAM’da üretilen verilerin anlamlı parçalara ayrılması, tek bir havuzda toplanması, etiketlenmesi, ilişkilendirilmesi, bütün ansiklopedilerin ortak bir yönetim sistemi üzerinden yönetilmesi, yine bütün ansiklopedilerin hem tek tek hem de toplu olarak taranmasına imkân sağlayacak portal çalışmaları eş zamanlı olarak yürütülmektedir.
Sürdürülmekte olan diğer bir çalışma ise İSAM Kütüphanesi için yıllar evvel kurum çalışanları tarafından hazırlanmış olan kütüphane otomasyon sistemiyle, makale ve arşiv veri tabanlarının hizmete sunulduğu yazılımın yenilenmesidir. Yüzbinlerce bibliyografik veri ve ekli tam metinlerden oluşan bu veri tabanlarının yeni sistemlere aktarımı için analizler tamamlanmış, kullanılacak sistemler belirlenmiş ve gerekli testler yapılmıştır. Gelinen aşamada verilerin uluslararası standartlara uygun hale getirilmesi çalışmaları devam etmektedir. Bu çalışmalar tamamlandığında kütüphane verileri uluslararası kuruluşların ve üniversitelerin de kullandığı güncel yazılım teknolojileriyle donatılmış sistemler üzerinden hizmete sunulacaktır.
Görüyorum ki siz okuyucularımıza, İSAM dostlarına anlatacak çok meselemiz birikmiş lakin yazımızı burada noktalayalım. İSAM olarak her birinizin bu bilimsel yolculukta yanımızda olmasından mutluluk ve gurur duyuyoruz. Destekleriniz için sonsuz teşekkürlerimizi sunuyor, başarılı çalışmalarınızın devamını diliyoruz. “Yeni fikirler, yeni yollar açar.” Birlikte bilimin sınırlarını genişletmeye devam edeceğiz.
Başka bir yazıda buluşmak ümidiyle….
TDV İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM), kuruluşunun ilk yıllarında İslam paradigmasına uygun bir ansiklopedi yayımlama idealini taşıyan bir hayalle yola çıkmışken, zamanla çok boyutlu bir araştırma kurumuna dönüşmüştür. Bugün hem klasik hem de modern dönemlere dair araştırma projeleri, akademisyen eğitimleri, akademik araştırmalar için sunduğu veri tabanları ve kurucu metinlerin tahkik ve tenkitli neşirleriyle geniş bir hizmet yelpazesi sunmaktadır.
İSAM, dijital çağın faydamıza sunduğu yeni araçları etkin bir şekilde kullanarak titizlikle ürettiği bilginin hem akademik dünyada hem de genel okuyucu kitlelerinde tanınmasını ve yayılmasını sağlamaya özel önem atfetmektedir. Bununla birlikte sadece temel İslamî bilimlerde değil, disiplinler arası araştırmalarda da öncü bir rol üstlenmekte ve böylelikle entelektüel bir ekosistem yaratmaktadır. Bugüne kadar oluşturduğu bu ekosistem hem araştırmacıların hem de paydaşlarının gönülden takdirini kazanmıştır. Bu başarıya katkı sağlayan tüm taraflara içten gelen bir minnet borcumuz vardır.
Geleceğin İnşası ve Sorumluluklarımız
Çağımızda hedef kitle beğenisinin belirleyici rolü, elde edilen başarıların sürdürülebilirliğini sağlamayı hayli zorlaştırmaktadır. Bu bağlamda, kurumumuzun gelecekte karşılaşacağı zorlu süreçleri öngörmek ve hazırlıklı olmak hayatî bir önem arz etmektedir. “Hazıra dağlar dayanmaz” atasözü, mevcut başarıların kalıcı olabilmesi için kar topu gibi büyümek gerektiğini ifade eder. Bu nedenle, kurumumuzun geleceğe hazırlanması, mevcut yönetici kadronun önünde kritik bir sorumluluk olarak durmaktadır. Kanaatimce İSAM’ın başarılı bir araştırma merkezi olarak gelecekte etkinliğini sürdürebilmesi, öncelikle zihniyet ve akademik koşullarını yeni durumlarla uyumlu hale getirmesiyle doğru orantılıdır. Lojistik hazırlık ve bürokratik koşullar da önemlidir ama bunlar ikinci planda kalır.
Küresel Ölçekte Bilimsel İş Birliğinin Önemi
Uluslararası bilim çevreleriyle etkin bir şekilde bütünleşmek, geniş koalisyonlar kurmak ve en önemlisi de zihniyet olarak buna açık olmak, bir araştırma merkezinin uluslararası saygınlık kazanması için elzemdir. Başarılı bir ansiklopedicilik faaliyeti, etkili yayıncılık, ilahiyat, beşerî ve sosyal bilim alanlarına paradigmatik katkılarda bulunacak akademisyenler yetiştirmek gibi önümüzde yığınla duran vazifeler listesinin üstesinden gelmek ancak kolektif bir çabayla mümkün olabilecektir. Bu sebeple İSAM’ın, Batı ve Doğu ayrımı gözetmeksizin küresel bilimsel merkezlerle iş birliğini çok daha fazla güçlendirmesi kaçınılmazdır. Bilimi tüm insanlığın ortak mülkü olarak kabul etmek gerektiği kanısındayım. Hz. Peygamber’in ifadesiyle, “ilim müslümanın yitiğidir” ve mekân ayrımı gözetilmeksizin her yerde ona ulaşmanın yolunu bulmak hem bireylerin hem de İSAM gibi kurumların vazifesi olmalıdır.
Yanlışa Karşı Çıkmak: Coğrafya Eksenli Toptan Redciliğin Üstesinden Gelmek
Farklı coğrafyalarda üretilmiş bilimsel bilgiler, çeşitli kültürel, politik veya toplumsal etkiler nedeniyle zaman zaman deformasyonlar veya yanlışlıklar içerebilir. Ancak, bu deformasyonları, o bilginin tamamını geçersiz kılmak için bir bahane olarak kullanmak doğru değildir. Başka bir deyişle, bilimsel bilgi üretiminde karşılaşılan bazı hatalar veya bozulmalar, tüm bilimsel çıktının ya da bilimin kendisinin hatalı olduğu anlamına gelmez. Evet, Batı biliminde Batı-merkezcilik, oryantalizm, emperyalizm, kolonyalizm ve ırkçılık gibi faktörler önemli deformasyonlara sebep olmuştur. Bu hususlar belki de en ağır eleştirileri hak etmektedir. Nitekim hem Doğulu hem de Batılı ilim adamları ve düşünürler, bilimsel deformasyonlara yönelik derinlemesine eleştiriler sunmuşlardır. Abdullah Laroui, Mustafa el-A’zamî ve Abdüllatif et-Tibâvî gibi Doğulu düşünürler, bunları eleştiren önemli çalışmalar yapmışlardır. Aynı şekilde Bryan S. Turner, Robert Irwin, Edward Said, Wael Hallaq, Clive Ponting ve Peter Frankopan gibi Batı havzasında yetişen akademisyenler de bu meselelerde yüksek derecede eleştirel analizler sunmuşlardır. Bu eleştiriler sayesinde Batı yüksek akademik tarihçiliğinde Avrupa merkezci perspektifle dünya tarihi yazmak hayli zorlaşmıştır. Clive Ponting’in World History: A New Perspective’i; Antropolog Eric. R. Wolf’un Europe and the People Without Border’ı; Peter Frankopan’ın The Silk Roads: A New history of the World adlı çalışmaları Avrupa merkezli tarih yazım geleneğini sarsan önemli çalışmalardan sadece birkaçıdır.
Bilimsel İş Birliğinin Gücü: İSAM’ın Uluslararası Faaliyetleri
Bilimsel araştırmalarda ilerlemek, Batı ve Doğu arasındaki karşıtlıkları aşarak, farklı kültürel ve coğrafi bağlamlardan gelen bilgileri doğru bir şekilde entegre etmek ve iş birliği yapmakla mümkün olur. Bu çerçevede, İSAM’ın farklı coğrafi ve kültürel bağlamlarda üretilmiş bilgileri bir araya getirmeyi ve dünya çapındaki yetkin bilim insanlarıyla iş birliği yapmayı hedeflemesi büyük önem taşır. Merkez olarak, uluslararası alanda ilgilendiğimiz disiplinlerdeki güncel tartışmaları izlemek ve “network”lerimizi genişletmek amacıyla stratejiler üzerinde çalışıyoruz. Hedefimiz, dünya genelinde yayımlanan yeni kitaplar, geliştirilen teoriler veya uygulamaya konulan yöntemler hakkında bilgi edinmek ve bunları çok kısa bir süre içinde merkezimize transfer etmektir. Böylece yeniliklerin İSAM aracılığıyla en hızlı ve etkili biçimde takip edildiği inancını sağlamlaştırmayı hedefliyoruz.
Bu doğrultuda, Orta Asya, Kuzey Afrika, Uzak Doğu, Orta Doğu, Kıta Avrupası ve Kuzey Amerika’daki bilimsel kuruluşlarla iş birliği anlaşmaları imzalıyor ve ortak projeler yürütüyoruz. Bunun ete kemiğe bürünmüş bir örneği, 4-7 Haziran 2024 tarihlerinde Özbekistan’ın Semerkand şehrinde İmam Buhari Uluslararası Bilimsel Araştırma Merkezi’nin ev sahipliğinde yapılmış olan IV. Geleneksel Hanefi Mezhebi Çalıştayı’dır. İSAM bu bilimsel etkinliği ev sahibi kuruluşun yanı sıra Universitat Münster ve The University of Texas ile ortaklaşa düzenlemiştir. Ayrıca, yakın dönemde merkezimizde gerçekleşen Taha Abdurrahman’ın “Özgün bir İslam felsefesini nasıl kurarız?” başlıklı konferansı da paydaş kurumlarla yapılan iş birliklerinin önemli bir örneği olmuştur. Bu tür akademik etkinlikler, İSAM’ın uluslararası alandaki referanslarını güçlendirdiği gibi bilgi alışverişini de hızlandırmaktadır.
Misafir Araştırmacılarımıza Kapılarımız Hep AÇIK
Öte yandan Misafir Araştırmacı Programı (İSAM-MAP), dünyanın dört bir yanından araştırmacılara kapılarını açarak, merkezimizin uluslararası iş birliği hedeflerine doğrudan hizmet eden önemli bir etkinlik olarak öne çıkmaktadır. Program çerçevesinde kabul edilen araştırmacılara, geniş bir çalışma alanı ve kapsamlı kütüphane koleksiyonlarına erişim imkânı sunulmakta; ayrıca, kampüs içinde temel donanımlara sahip tek kişilik odalarda konaklama olanağı sağlanmaktadır.
İSAM’ın Araştırma Kadrosunda Yenilik ve Geleceğe Hazırlık
İSAM’ın başarılı bir araştırma merkezi olmasının akademik koşullarına da kısaca göz atmak yerinde olacaktır. Şunu hemen belirtmek gerekir ki öteden beri Merkezimizin en önemli karakteristiği ülkemizin ilahiyat, beşerî ve sosyal bilim alanındaki akademik camianın sağlıklı bir temas noktasını oluşturmasıdır. İSAM farklılıkları yargılamayan atmosferiyle oluşturduğu hüsnü kabul kültürüyle ve zengin kütüphanesiyle çeşitli disiplinlere mensup araştırmacı ve hocaların sağlıklı temaslarına aracılık eden bir kapasiteye sahip başarılı bir örnek olarak durmaktadır. İSAM’ın bel kemiğini oluşturan araştırmacı kadrolarımızı da evrensel planda iddialı olabilecek bir araştırma merkezinin gerektirdiği kültür, düşünce, formasyon ve zihniyet çeşitliliğine kavuşturmak istiyoruz. Geleceğe hazırlık bağlamında attığımız önemli adımlardan biri araştırmacı asistanlığı kadrolarımızı güçlendirmek oldu. 15 farklı alandan Merkezimize araştırmacı asistanı olarak başvuruda bulunan 51 adayın içinde yapılan bilim sınavı ve mülâkatlar sonucu 12’si asil 8’i yedek olmak üzere 20 aday başarılı bulunmuştur.
Geleceğin Uzmanları: Asistanlar ve İhtisas Alanları
Bünyemize dahil ettiğimiz asistanlar şu alanlarda ihtisaslaşacaklardır:
İSAM’ın entelektüel muhitinde, özel olarak hazırlanan oryantasyon programları ve danışmanlık hizmetlerinin yanı sıra Doğu ve Batı ülkelerinde görecekleri eğitimlerle geleceğin söz sahibi uzmanları yetişmiş olacaktır. İSAM ilan edilen ve doldurulamayan Çağdaş Kur’an Çalışmaları, Çağdaş İslam Mezhepleri ile Rusya ve Balkanlar’da İslam ve Müslüman Topluluklar alanlarının yansıra ilan edeceği yeni alanlarda yeni araştırmacı asistanları alımına devam edecektir. Önümüzdeki süreçte Merkezimiz 30’a yakın uzman yetiştirmeyi hedeflemektedir.
İlahiyat Öğretiminde Yenilikçi Yaklaşımlar
Kendi köklerimiz ve ilim geleneğimizle irtibatı koparmadan dinî düşünce üretme süreçlerinde karşılaştığımız tıkanıklıkları aşmak adına ilahiyat çalışmalarını güncel meselelere nasıl yönlendirebiliriz, sorusuna cevap aramak amacıyla Ekim ayında Ankara, Marmara, İstanbul ve 29 Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakülteleriyle müşterek bir sempozyum düzenliyoruz. Amacı, ilahiyat alanındaki eğitim, bilgi üretim ve öğretim süreçlerinde karşılaşılan sorunları ele almak ve çözümler üretmektir. Ayrıca, İslam medeniyetinin köklü mirasını ve değerlerini günümüz dünyasının ihtiyaçları ve sorunları ile uyumlu hale getirerek ilahiyat eğitimini daha etkili ve çağdaş bir yapıya kavuşturmanın fikrî altyapısının oluşmasına katkıda bulunmak istiyoruz. Şu ana kadar yurt içinden 47 akademisyen katılımlarını teyit etmişlerdir.
Bilgi Üretiminde Teknolojik Adımlar ve Dijital Dönüşüm
İSAM’ın yoğun biçimde devam eden bilgi üretme çalışmalarına paralel olarak üretilen bilginin güncel teknolojiler üzerinden güvenli biçimde araştırmacıların ve halkın kullanımına sunmak için yaptığı çalışmalar da paralel olarak sürdürülmektedir. Bu amaçla çok sayıda proje eş zamanlı olarak yürütülmekte, bir yandan sunucu, depolama ünitesi, kablolu, kablosuz ağ altyapıları güncellenirken öte taraftan uzun yıllar önce kurumda hazırlanmış ya da satın alınmış ama çeşitli nedenlerle güncellenmemiş yazılımlar tek tek gözden geçirilmekte ve yenilenmektedir.
Bu kapsamda yeni İSAM web sitesi Türkçe, Arapça ve İngilizce olarak yayına alınmış, Osmanlı Araştırmaları Dergisi için yeni bir web sitesi hazırlanmış, Tematik Ansiklopediler için madde üretim sürecini kontrol edecek yazılımın sipariş-telif modülleri hazırlanarak kullanıma alınmıştır. TDV İslâm Ansiklopedisi’nin yönetim sistemi de günün ihtiyaçlarını karşılamak üzere sürekli güncellenmektedir.
Veri Yönetimi ve Kütüphane Otomasyonu
İSAM’da üretilen verilerin anlamlı parçalara ayrılması, tek bir havuzda toplanması, etiketlenmesi, ilişkilendirilmesi, bütün ansiklopedilerin ortak bir yönetim sistemi üzerinden yönetilmesi, yine bütün ansiklopedilerin hem tek tek hem de toplu olarak taranmasına imkân sağlayacak portal çalışmaları eş zamanlı olarak yürütülmektedir.
Sürdürülmekte olan diğer bir çalışma ise İSAM Kütüphanesi için yıllar evvel kurum çalışanları tarafından hazırlanmış olan kütüphane otomasyon sistemiyle, makale ve arşiv veri tabanlarının hizmete sunulduğu yazılımın yenilenmesidir. Yüzbinlerce bibliyografik veri ve ekli tam metinlerden oluşan bu veri tabanlarının yeni sistemlere aktarımı için analizler tamamlanmış, kullanılacak sistemler belirlenmiş ve gerekli testler yapılmıştır. Gelinen aşamada verilerin uluslararası standartlara uygun hale getirilmesi çalışmaları devam etmektedir. Bu çalışmalar tamamlandığında kütüphane verileri uluslararası kuruluşların ve üniversitelerin de kullandığı güncel yazılım teknolojileriyle donatılmış sistemler üzerinden hizmete sunulacaktır.
Görüyorum ki siz okuyucularımıza, İSAM dostlarına anlatacak çok meselemiz birikmiş lakin yazımızı burada noktalayalım. İSAM olarak her birinizin bu bilimsel yolculukta yanımızda olmasından mutluluk ve gurur duyuyoruz. Destekleriniz için sonsuz teşekkürlerimizi sunuyor, başarılı çalışmalarınızın devamını diliyoruz. “Yeni fikirler, yeni yollar açar.” Birlikte bilimin sınırlarını genişletmeye devam edeceğiz.
Başka bir yazıda buluşmak ümidiyle….